olgun hanife
…ertesi gün yalnız ilçeye indim ve doğru o yaşlı büfeciye gittim. selam sabahtan sonra doğru konuya girdim.sesi titriyordu. korkuyordu belliki. bana nişanlımı anlat dedim.gerçekte kim o ve dün ne oldu?. epey bir sıkıntılı görünüyordu. ya gerçek ile yalan arasında gidip geliyor yada nasıl toparlasam diye düşünüyordu. o esnada açık kumral çok genç bir kız geldi. yemek getirmişti dedesine. torunuymuş.askılı kül rengi t-short altında baya dar kot vardı. kotun paçalarını kıvırmıştı ve bembeyaz ayak ve baldırları açıktaydı. aslında ayakçı filan değilim ama bu çok taze kızın bembeyaz ve kaymak gibi baldırları beni etkilemişti. ayağa kalktım bilerek. bu yaşlı büfeci sertleşen sikimi farketsin istedim ve farketti de. rahatsız olduğu nasılda belliydi.eee,sen elin kızıyla oynarken iyiydi ya! torununa gelince namuslumu oldun, gururun mu kırıldı? torunu gittikten sonra tekrar anlat dedim nişanlımı bana ve dün ne olduğunu. merak etme her şey aramızda kalacak. epey düşündükten sonra konuşmaya başladı. duymak istemeyeceğin şeyler dedi. o kız yani nişanlım bizim buranın gülü! ne demek bu dedim. anladığın gibi dedi. beni çok sıkıştırma, duyacaklarını kaldıramayabilirsin. bence bırak sen bu kızı. bırak ve git. en iyisi bu.ona ben karar veririm dedim, sen dün ne olduğunu da anlat. burası benim ekmek teknem, rahatsızlık çıkarsa kapanabilir, ne yaparım ben o zaman* eline düşen yada düşürdüğün güzel ve sahipsiz kızları sikerken düşünseydin dedim.kaldığı yerden devam etti. aile yapısı bozuk dedi. babası ölünce annesiyle başbaşa kalmışlar. kalmışlar çünki abisi de kazada ölmü ve ablasıda çok genç yaşta kocaya kaçınca ana kız kalakalmışlar. yeterli mal mülk olmayınca tarlalarda ve meyveliklerde amelelik yapar olmuşlar. annesi yaşlıca olduğundan bu tempoya ayak uyduramadığından nişanlın yalnız gider olmuş tarla ameleliğine. köylerinin yakınında tarım ürünlerini işlemek için gıda işletmesi açılınca nişanlın oraya geçmiş.kısa sürede güzelliğiyle dikkat çekmiş fabrika idaresinde. özellikle ustabaşının.nişanlını tavlamış ve çıkar olmuşlar. sonra fabrikanın diğer yetkilileri derken yavaş yavaş yoldan çıkmış.sex düşkünü senin nişanlın. insan bir paket sigaraya sik emmermi. haz alıyor ondan.mesele sigara veya bir iki çikolata-gofret değil. onlar işin bahanesi. mesele zek. kurtul sen bundan delikanlı, kurtul! peki sonra dedim.olayı duyan köylü asılmaya başlamış.özellikle köyün bakkalı ve dolmuşçusu çok götürmüş bunu. bakkal arkadaşım olur zaten..bunları anlatan çoğunlukla o.benim bildiğim sadece burda 7-8 kişi var onu götüren. hayır gelmez delikanlı bundan sana kurtulmaya bak. güzel kız, sexy kız, bırakmak zor biliyorum ama sonu yok bu işin. sadık kalmaz sana bu. amına el yarağı girmiş kızdan karı olmaz.aslında doğru diyordu. diyordu da, ya beni ondan koparmaya çalışıyorsa. kendine kalması için yani.yine dün ne oldu dedim.boşver dedi zorlama bu kadar.bu arada hanife abla aradı. merak etmiş. biraz sonra muhtar gelecek dedi.tamam dedim bir kaç saate gelirim. çok geç olur, hemen gel dedi.baklayı ağzımdan çıkardım. aslında senile evlenmek isterdim dedim. çok mu seviyorsun deyince evet dedim. tamam dedi zaten benimlede evli olacaksın..ortam uygun olduğu her an seninle olacağım.tama dedim. aksi durumda evlenmeyi bilen boşanmasınıda bilir. yok yok bana inan, müsait olduğumda cidden yanında olacağım. tekrar tamam dedim ve büfeciye eyvallah deyip köye döndüm. dönerken hep düşündüm. doğru yapmadığımı biliyordum ama geri de dönemiyordum. zira ablasına aşık olmuştum ve yüzüğü atarsam aşık olduğum bu kadınıda kaybedecektim.hanife ablanın evine vardığımda bya kalabalıktı salon. evli oğlu ve kızı eşleriyle salondaydı. nişanlı kızı ve nişanlısı ve tüm dünürleri de salondaydı. muhtar ve bazı azalar ve konu komşu derken salon almaz olmuştu. avluya çıktık. kadınlar aleleacele kilim çul filan serdiler. bir kaç sohbetten sonra muhtar konuşmaya başladı. kısa bir girişten sonra konuya geldi ve hanife ablanın dünürlerinin şahitliği eşliğinde nikahımız kıyıldı.şerbetler şu bu derken dağıldı kalabalık sonunda ve biz kalakaldık..hanife abla, çocukları ve biz. büyük oğlu gelirken rakı getirmiş. doldurdu birer kadeh. rakı muhabbetimize bayanlarda katılınca baya güzel vakit geçirdik. çocuklarının yanında anneleriyle çok ciddiydik. en küçük bir falso bu muhabbetli ortamı tersine çevirebilirdi.adam bilse annesini siktiğimi kimbilir neler olrdu neler. tahmin etmek zor değil elbet. zaten hanife ablanın bu denli cesur olmasına şaşırıyodum. bu cesaretin tek bir mantıklı açıklaması vardı. hanife ablada bana aşıktı ama belli etmemeye çalışıyordu. yada aşık olmasa bile ilgisi vardı. başka türlü bu cesareti açıklamak hele hele sex isteğiyle açıklamak mümkün değildi. gece geç saatlere kadar oturduk. yarın istirahat edip sonraki gün ilçeye ev bakmaya gidelim dedik ve eşimle ayrılıp onun evine geldik. eve gelir gelmez sarıldı ve doyasıya ağladı. işte ben melekmişim, beni ona allah göndermiş, ben olmasam yarını olmazmış filan. inanmıyordum tabi. daha dün büfecinin sikini emen bu değilmiydi. içimden ablana dua et sen dedim. yoksa beni rüyanda bile göremezdin. kahve yaptı. içtik muhabbet eşliğinde. bir yandan ona bakıyordum. sahiden güzel ve çekiciydi. çağırdım. dokunmaya başladım. gülümsedi ve sik beni dedi, istediğin her an sik. emrindeyim. kocam benim dedi ve sikimi ovmaya başladı. bir yandan da memelerini çıkardı ve ağzıma dayadı.iştahla emiyordum bu beyaz dolgun memeleri.kendini ve beni tamamen soydu ve çırılçıplak sevişmeye başladık. büfecinin sikini emdiğini hayal ediyordum ve aslında hoşuma gittiğini itiraf etmeliydim. onu bir başkasının tatmin etmesi heyacan veriyordu.sonra ablasını düşündüm..bununla evlenmemin sebebi olan kadını.acaba sözünde duracakmıydı. kendini bana siktirmeye devam edecekmiydi?onun o zayıf, çırpı gibi bedenini hayal ettim.en güzel yeri çırpı bacaklarının üstündeki mükemmel kalçalarıydı.dik ve yuvarlaktı. kız kalçası gibiydi. diri ve sert. o güzel kalçayı hayal ederek eşimi ters çevirdim ve yüzükoyun yatırdım.kalçalarını ayırdım ve üstüne uzandım.arka deliğine girdim. giderek hızlanan bir tempoda sikiyordum. aklımda sadece hanife vardı ve onu siktiğimi hayal ederek boşaldım.boşalmanın verdiği rehavet ile uyuyakaldım.kendime geldiğimde eşim yanımda yoktu. mutfak tarafından sesler geliyordu. sessizce o tarafa yöneldim. eşim telefonda sessizce biriyle konuşuyordu. eli amındaydı ve biryandan amıyla oynuyordu.sonra telefonu amına tuttu. biriyle sex yapıyordu ama arkası dönük olduğundan görmüyordum. biraz sağına dönünce konuştuğu adamı değil ama amını gördüm.masturbasyon yapıyordu ve bunu telefondaki adama gösteriyordu.ilşkisi olan adamlardan biriydi belliki. büfeci haklıydı. bırakmalıydım bu orospuyu. pişman olmaya başladığımı hissettim. ama bıraksaydımda ablasından olacaktım ve bunu göze alamamıştım. zaten bu orospuyla evlenmemin yegane sebebi hanife değilmiydi? yatağa döndüm ve uzandım yine. gitmekle kalmak arasındaydım. eşime seslendim. apar topar geldi ve ne var kocacığım dedi.nerdesin sen dedim. az erken kalktım da hem ortalığı toplayayım hem kahvaltı hazırlayayım dediydim dedi. tama dedim. benimi canın cekti gene dedi. ne yapayım kocam için? masturbasyon dedim. afallamıştı. niye dedi, sikmek varken niye masturbasyon* seni kendini tatmin ederken görmek istiyorum dedim.ayağa kalktı ve başımın üstünde durdu ve amını tam ağzıma göre ayarladı ve ovmaya başladı. zaten ıslak olan amı iyice ıslanmıştı.bir kaç dakika sonrada beli damlamaya başladı. ağzıma oturdu ve amını ağzıma dayadı. hiç konuşmuyordu. sadece derin ve kesik kesik soluyordu.damlalar şelaleye dönüştü ve belinin tamamını ağzıma akıttı.bana baktı. yüzü başkalaşmıştı. inanılmaz azgın görünüyordu. yüzüme eğildi ve ağzıma dolan belini yalayıp yutmaya başladı.üzerime uzandı ve çok sertleşen sikimi amına soktu ve yüzükoyun yatar pozisyonda gidip gelmeye başladı. bu nasıl bir doyumsuzluktu allahım böyle? hata yaptığımı düşündüm yine. bunu doyurmak mümkün değildi.düşüncemi anlamış gibi sordu. kor kadınım değilmi dedi. sürekli aç ve açççç..hep sikmek zorundasın beni. isterikti sanırım.tekrar üzerime eğildi ve yüzümü tokatla dedi. sen manyakmısın dedim. hayır dedi mazoşistim. bir yandan gülümsüyordu.hadi tokatla dedi. hafifçe vurdum ama beğenmedi. daha sert dedi erkek gibi vur bana. vurdum. kalçasını döndü ve kalçalarımada vur dedi. iki kalçasınada sağlı sollu vurmaya başladım.domaldı ve kalçalarını yüzüme dayadı ve vurmaya devam et dedi. ben vurdukça hazdan çıldırıyordu. boşalması uzun sürmedi ve yine ağzıma akıttı. böyle sürekli boşalan kadın ile nereye kadr gidebilirdim.tek yol onu serbest bırakmaktı. her ne yaparsa yapsın idi. hem zaten ablasını seviyordum ve onunla daha çok mutlu oluyordum.başka seçenek yoktu. ablasını bıramayacağıma göre bunu serbest bırakmalıydım. zira tek bir erkeğin onu doyurma ihtimali yoktu. ne kadar sıkarsan sık sonuçta bir yolunu bulup aldatacaktı.beraber kalktık ve banyoya girdik. birbirimizi sabunladık. rahatlamış görünüyordu.avludaki kayısı ağacının altına kahvaltı hazırladı. muhabbet eşliğinde kahvaltımızı yaptık ve sonrasında ben bir sigara yaktım.performansın fena değil ama daha aktif olmalısın dedi.ablamı bırak beni sik. ona aşık olduğunu biliyorum ama bende sana aşığım. önce ben. eğer bni doyurabiliyorsan ister ablama git ister başka birine, umurumda değil.allahtan çabuk boşalıyorsun, yoksa sen admı iğne ipliğe çevirirsin. kahkalarla güldü. bu güne kadar ilişkilerim oldu. oldu ama sırf yoğun istek duyduğumdan oldu. kendimi kontrol edemiyorum. içimde sürekli bir dürtü var ve beni sikilmeye zorluyor. tam muhabbeti koyulaştırmışken ablası geldi ve nuhabbeti böldü. hani dedi bana çay* git kız bana bardak getir.eşim mutfağa yönelince ablasına seni özledim dedim. ne o dedi yetmiyor mubu delikız? hayır dedim ondan değil. sen çok farklısın dedim. kafasını salladı ve tamam dedi. uygun bir zamanda alırım. içim neşeyle dolmuştu. benimle ilişkiye devam edecekti. eşim getirdiği bardağa ablası için çay doldurdu ve bu sefer ikisi muhabbete başladılar. bense yana dönüp şekerlemeye başladım. onların o tatlı sesleri eşliğinde güzel bir uykuya daldım.